Yaşam kalitesini etkileyen terleme ve kötü kokuların aslında ciddi bir nedene bağlı olabileceğini belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Betül Bal, beslenmenin bu konudaki rolüne dikkat çekti. Yaz aylarında artan terleme ile birlikte geliştirilen kötü koku, bazı sağlık sorunlarının göstergesi olabilir.
Kan şekeri yüksekliği nedeniyle diabetli kişilerde vücutta aseton kokusu oluşabilirken, böbreklerin düzgün çalışmaması atıkların birikmesine yol açar ve amonyak kokusu şeklinde kendini gösterebilir. Karaciğer fonksiyonları bozulduğunda ağızda ve terde balık kokusu görülebilir. Mantar veya bakteriyel enfeksiyonlar, idrar yolu enfeksiyonları ve diğer cilt enfeksiyonları da kötü kokulara neden olabilir.
Tiroid hastalıkları (hipotiroidizm veya hipertiroidizm) metabolizmayı etkileyerek terlemeyi artırabilir ve bu da kokuya yol açabilir. Yetersiz beslenme ya da bazı vitamin/minerallerin eksikliği (örneğin B vitamini eksikliği) de kötü kokuyu tetikleyebilir.
Bağırsaklar ve sindirim sistemi etkileri
Sindirim sistemi sorunları, özellikle bağırsak florasındaki dengesizlikler, kötü vücut kokusuna yol açabilir. Bağırsaklardan yayılan gazlar ve diğer atıklar terle birleştiğinde istenmeyen kokular oluşabilir. Bu nedenle sindirimi kolay besinler tercih etmek önerilir.
Sindirimi kolay olan besinler ve öneriler
Maydanoz, nane, yeşil çay, salatalık, elma, yoğurt ve bol su tüketimi hem ağız kokusunu hem de ter kokusunu azaltmaya yardımcı olabilir. Ayrıca sindirimi kolay bitkisel proteinler ve lifli gıdalar da koku üzerinde olumlu etkiler yaratabilir. Ancak koku devam ederse mutlaka bir hekime başvurulmalıdır.
Beslenme alışkanlıkları ve kokuya etkisi
Sarımsak, soğan, bazı baharatlar, kırmızı et, bazı balık türleri ve aşırı kafein ter ve nefeste keskin kokuya yol açabilir. Bu besinler vücutta parçalandıklarında uçucu kükürt bileşikleri oluştuğundan kötü kokuya neden olabilir.