VakıfBank Kültür Yayınları (VBKY), edebiyat ve düşünce dünyasında önemli bir yer tutan, klasik Türk şiirinin ve tasavvufî düşüncenin önemli temsilcilerinden Fuzûlî’nin eserlerini daha geniş kitlelere ulaştırmak amacıyla kapsamlı bir külliyat halinde yayınlamaya devam ediyor. Bu bağlamda, “İnanç İlkeleri” isimli eseri, Fuzûlî’nin derin irfanını ve tasavvufî düşüncesini anlamak isteyenler için eşsiz bir kaynak olarak öne çıkıyor. Yedi ciltlik bu külliyat, hem şiir hem de hikmet ve tefekkür alanındaki zenginlikleriyle, Türk edebiyatının en kıymetli hazineleri arasında yer alıyor.
İkinci cilt olarak hazırlanan bu kitap, Fuzûlî’nin yalnızca şiir sanatında değil, aynı zamanda hikmet ve tefekkür sahasında da ne denli derin izler bıraktığını gözler önüne seren özgün ve kapsamlı bir yapı sunuyor. “İnanç İlkeleri – Matla‘u’l i‘tikād” başlığıyla yayımlanan eser, kâinatın varoluş sırrını, insanın peygamberlere olan ihtiyacını ve ahiret inancının toplumsal düzen üzerindeki etkisini sade ve etkili bir dille aktarıyor. Bu eser, şairin kelam ilmine olan hakimiyetinin ve tasavvuf fikirlerini derinlemesine yansıtmasının önemli bir göstergesidir.
Yazar Hakkında; Türk edebiyatının en büyük şairlerinden biri olan Fuzûlî’nin gerçek adı Mehmed olup, babasının adı Süleyman’dır. Doğum yeri ve tarihi konusunda kesin bilgiler bulunmamakla birlikte, Irak bölgesinde doğduğu ve 15. yüzyılın sonlarına doğru dünyaya geldiği düşünülmektedir. Eğitim hayatıyla ilgili detaylar bilinmese de, Arapça ve Farsçayı oldukça iyi seviyede bildiği ve bu dillerde eserler verdiği bilinmektedir. Kanûnî Sultan Süleyman’ın 1534’te Bağdat’ı fethetmesiyle birlikte, “Geldi burc-ı evliyâya pâdişâh-ı nâmdâr” mısrası gibi kasideleriyle padişahın ilgisini çekmiş ve İstanbul’a ulaşma arzusu güçlenmiştir; ancak bu hayaline ulaşamadan, muhtemelen 1556 yılında Kerbela’da vefat etmiştir. En önemli eserleri arasında Türkçe olarak kaleme aldığı “Dîvân” ve “Leylâ vü Mecnûn” mesnevisi bulunur. Ayrıca, 440 beyitten oluşan “Beng ü Bâde” ve “Tercüme-i Hadîs-i Erbaîn” isimli eserleri de önemli yer tutar. Eserleri, onun kelam ilmine ve tasavvufî düşüncelere olan derin hakimiyetini gösterir. Ayrıca, yaklaşık 200 beyitten oluşan Sohbetü’l-esmâr adlı eserinin, onun aidiyetini kesin olarak gösterdiği düşünülür. Kerbela vakasının edebiyatımızdaki en güzel anlatımlarından biri olan “Hadîkatü’s-suadâ” ise onun mensur eseridir. Fuzûlî’nin Farsça yazdığı ve “Dîvân”, “Heft Câm”, “Enîsü’l-kalb” gibi eserleri, ayrıca mensur olarak kaleme aldığı “Risâle-i Mu‘ammeyât”, “Rind ü Zâhid” ve “Sıhhat ü Maraz” eserleri, onun çok yönlü bir edebiyat ve düşünce insanı olduğunu gösterir. Arapça kaleme aldığı, Hz. Ali övgülerinden oluşan 470 beyitlik şiirleri de, onun Arap diline ve kelam ilmine derin hakimiyetini yansıtan önemli bir mirasdır.